İsrail, Lübnan’a tüm hedefinin meşru olduğunu belirtiyordu ve çok sayıda hava saldırısı düzenledi.
İsrail, tüm hedeflerinin meşru Hizbullah tesisleri ve militanları olduğunu iddia ederek Lübnan’ı hava saldırılarıyla vurmaya devam etti ve Perşembe günü saldırıların son turu gerçekleşti.
Lübnan’ın tek uluslararası uçuşunun bitişindeki bir bölge de dahil olmak üzere, günün erken saatlerinde Beyrut’un güney yağışlarına çok sayıda büyük hava saldırısı düzenlendi.
İsrail Savunma Gücü (IDF) daha önce bölgedeki Hizbullah tesislerinin bulunduğunu belirtmiş, bölge için bir tahliye duyurusu yayınlamıştı ancak daha fazla ayrıntı vermemişti. Mahallenin bölgedeki böyle bir durumunu ifade etti.
Bölge sakinlerinden Hasan Jaafil, “Bunlar insanların özel mülkleri. Tanrı insanlara yardım etsin. Bu sadece zarar vermek için zarar vermektir” dedi.
Bu saldırılarda herhangi bir can kaybı yaşanmadı ve yönlendirme doğrudan hedefe alınmadı. Ulusal şirketin Middle East Airlines ticari uçuşlarına devam etti.
Günün ilerleyen saatlerinde İsrail’in insansız hava saldırısı saldırısı güneydeki liman kenti Sidon’daki bir ordu kontrol birimi bir arabaya saldırdı; Üç kişi öldü, aralarında BM barış güçlerinin de bulunduğu yedi kişi de yaralandı.
Lübnan ordusuna göre, bölgedeki üç Lübnanlı asker ve dört Malezyalı BM’nin barış gücü askeriydi. Ölenlerin kimliklerine ilişkin henüz bir bilgi verilmedi.
Yerel basında yer alan haberlere göre, Perşembe günü erken saatlerde yapılan bir başka insansız hava aracı saldırısında Beyrut’un hemen dışındaki ana yolda bir arabaya çarptı ve bir kadını öldürdü.
UNESCO miras alanları risk altındadır
Aynı gün, Lübnan parlamentosunun yaklaşık 100 üyesi UNESCO’ya ülkenin mirasının korunmasında bulunan bir “acil mesaj” gönderdi.
Yasa koyucuların yaptığı duyuru, İsrail hava kuvvetlerinin yakın zamanda kuzeydoğudaki Baalbek kenti ve güneydeki liman kenti Tire de dahil olmak üzere Lübnan’ın farklı bölgelerindeki arkeolojik alanların yakın alanlarının patlamasının ardından geldi.
Yasa koyucu Najat Saliba, UNESCO şefi Audrey Azoulay’a yaptığı mesajda, “Lübnan’a yönelik yıkıcı savaş sırasında İsrail’in ciddi katliamları gerçekleştirdi ve insan haklarını ihlal etti” dedi. 100’den fazla milletvekilinin imzaladığı bildiriyi Beyrut’taki parlamento binasında bazı meslektaşlarının okunmasıyla okudu.
Saliba, Azoulay’ı Lübnan’daki, özellikle de Baalbek, Tire ve “artan şehitler nedeniyle büyük tehlikeyle karşı karşıya olan diğer değerli kayıtlarıki” tarihi mekanları kayıt edildi.
Çarşamba günü yerel bir yetkili, İsrail hava saldırısının, Roma’nın yurtdışındaki en büyük ve en iyi güçlü Roma tapınaklarından bazılarının bulunduğu saygın bir miras alanı olan Baalbek’in UNESCO listesindeki Roma kalıntılarına “tehlikeli derecede yakın” olduğunu söyledi.
Geçtiğimiz haftalarda İsrail hava kuvvetleri, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Tire Hipodromu yakınlarına hava saldırıları düzenledi.
Fransa, Trump’ı olası bir çözüm olarak görüyor
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barrot, Kudüs ziyareti sırasında “Ortadoğu’da devam eden çatışmaya operasyon çözümüne yönelik önümüzdeki haftalarda ilerleme kaydedilmesi için koşulların olgunlaştığını” söyledi. Barrot burada İsrailli mevkidaşı Israel Katz ile görüştü.
İsrail Dışişleri Bakanlığı’nda konuşan Barrot, Donald Trump’ın ABD başkanının seçiminin barışçıl bir çözümün sürdürülmesine yardımcı olabileceğine dikkat çekti. Barrot, “O (Trump), Orta Doğu’daki bitmek bilmeyen savaşlara oğul verme arzusunu hiçbir zaman gizlemedi” dedi.
Barrot ayrıca “tüm rehinelerin serbest bırakılmasına, ateşkesin çalıştırılmasına, Gazze’ye önemli miktarda insani yardımın gönderilmesine ve ertesi gün hazırlık yapılmasına izin verecek” yönünde bir anlaşma yapılması yönünde çağrıda bulundu.
“Hangi Amerikan yönetimi görevinde olursa olsun, Filistin sorunu ortadan kalkmayacak” diye ekledi.
Sağlık Bakanlığı, İsrail ile Hizbullah arasındaki çatışmanın patlak verdiği 2023 yılından bu yana Lübnan’da en az 3 bin kişinin yaşadığı ve yaklaşık 13 bin 500 kişinin de yaralandığı bildirildi.
